İslâm devletleri tarihi ve coğrafyasıyla uğraşan araştırmacıların başvuracağı derli-toplu bir müracaat kitabı ülkemizde henüz yayınlanmamıştır. İslam tarihi ve kültürü üzerinde çalışanlar bu eksikliği Türkçe veya yabancı dillerde yayınlanan çeşitli çalışmalara başvurarak bir dereceye kadar gidermeye çalışmaktadırlar. Herkesin bu çalışmaları bulması, bulsa faydalanması mümkün değildir. Bu konudaki eksikliği telafi etmek için yapılan ilk ve tek Türkçe önemli çalışma M. Şemseddin Günaltay’ın 1924 yılında yayınladığı İslâm’da Tarih ve Müverrihler adlı eseridir. Ama o zamanın şartlarında iyi bir çalışma olan bu kitapta çokça eksiklik vardır.
İşte bu noktaları göz önüne alarak, İslam dünyasında tarihçilik ve coğrafyacılık konusunda derli-toplu, aşırı teferruata kaçmayan bir müracaat kitabının dilimizdeki eksikliğini gidermek için bu çalışmayı kaleme aldık. Bir envanter kitabı olmayan bu çalışmada İslâm dünyasında tarih ve coğrafya ilimlerinin ortaya çıkışını, Batı’da gelişen modern ilmî metodun İslâm dünyasına girişi kabul edilen XIX. asır sonlarına kadar İslâm dünyasında Arapça, Türkçe, Farsça yazılan tarih ve coğrafya literatürünün gelişmesini, bu konulardaki kitapların yayınlarını, tercümelerini ana hatlarıyla anlatmaya çalıştık.
Kitapta görüleceği gibi, Müslümanlar daha ilk asırdan itibaren büyük bir devlet ve toplum olmanın şuuruna varmışlar, sağlam temeller üzerine kurulmuş bir tarih ilmi meydana getirmişlerdir. İslam dairesine giren bütün milletlerde bu güçlü tarih geleneği oluşmuştur. Türklerde de tarihçilik İslam medeniyeti içinde oluşmuş ve gelişmiştir. Müslümanlar tarih ilminin her sahasında değerli eserler vermişler, modern tarihçiliğin öncüsü olmuşlardır. Bu tarihî gelenek XIX. yüzyılda Batı medeniyetine geçişe kadar devam etmiştir. Bugün de İslam dünyasında modern ilmî metotlara dayanan kuvvetli bir tarih geleneği oluşmuştur, devam etmektedir. İslam medeniyetinde coğrafya ilminin ise, eski medeniyetlere göre daha kuvvetli olmakla beraber, tarih ilmi kadar kuvvetli ve canlı olduğu söylenemez.
Her eserde olduğu gibi bu kitapta da bazı eksiklikler olabilir. Bununla beraber elimizden gelenin en mükemmelini yapmaya, okuyuculara faydalı olmaya çalıştık. Muvaffakiyet Allah’tandır.
İslâm devletleri tarihi ve coğrafyasıyla uğraşan araştırmacıların başvuracağı derli-toplu bir müracaat kitabı ülkemizde henüz yayınlanmamıştır. İslam tarihi ve kültürü üzerinde çalışanlar bu eksikliği Türkçe veya yabancı dillerde yayınlanan çeşitli çalışmalara başvurarak bir dereceye kadar gidermeye çalışmaktadırlar. Herkesin bu çalışmaları bulması, bulsa faydalanması mümkün değildir. Bu konudaki eksikliği telafi etmek için yapılan ilk ve tek Türkçe önemli çalışma M. Şemseddin Günaltay’ın 1924 yılında yayınladığı İslâm’da Tarih ve Müverrihler adlı eseridir. Ama o zamanın şartlarında iyi bir çalışma olan bu kitapta çokça eksiklik vardır.
İşte bu noktaları göz önüne alarak, İslam dünyasında tarihçilik ve coğrafyacılık konusunda derli-toplu, aşırı teferruata kaçmayan bir müracaat kitabının dilimizdeki eksikliğini gidermek için bu çalışmayı kaleme aldık. Bir envanter kitabı olmayan bu çalışmada İslâm dünyasında tarih ve coğrafya ilimlerinin ortaya çıkışını, Batı’da gelişen modern ilmî metodun İslâm dünyasına girişi kabul edilen XIX. asır sonlarına kadar İslâm dünyasında Arapça, Türkçe, Farsça yazılan tarih ve coğrafya literatürünün gelişmesini, bu konulardaki kitapların yayınlarını, tercümelerini ana hatlarıyla anlatmaya çalıştık.
Kitapta görüleceği gibi, Müslümanlar daha ilk asırdan itibaren büyük bir devlet ve toplum olmanın şuuruna varmışlar, sağlam temeller üzerine kurulmuş bir tarih ilmi meydana getirmişlerdir. İslam dairesine giren bütün milletlerde bu güçlü tarih geleneği oluşmuştur. Türklerde de tarihçilik İslam medeniyeti içinde oluşmuş ve gelişmiştir. Müslümanlar tarih ilminin her sahasında değerli eserler vermişler, modern tarihçiliğin öncüsü olmuşlardır. Bu tarihî gelenek XIX. yüzyılda Batı medeniyetine geçişe kadar devam etmiştir. Bugün de İslam dünyasında modern ilmî metotlara dayanan kuvvetli bir tarih geleneği oluşmuştur, devam etmektedir. İslam medeniyetinde coğrafya ilminin ise, eski medeniyetlere göre daha kuvvetli olmakla beraber, tarih ilmi kadar kuvvetli ve canlı olduğu söylenemez.
Her eserde olduğu gibi bu kitapta da bazı eksiklikler olabilir. Bununla beraber elimizden gelenin en mükemmelini yapmaya, okuyuculara faydalı olmaya çalıştık. Muvaffakiyet Allah’tandır.