
İslâmî literatürde “siyasetnâme” denilen edebî türün oluşumunda belirleyici olan asıl kaynaklar, Kur’ân-ı Kerîm ve hadislerde vurgulanan ve devlet yönetiminde uyulması gerekli ülü’l-emre itaat, adalet, ehliyet, doğruluk, liyakat, zulüm ve haksızlıktan kaçınma gibi temel ilkelerdir.
Hz. Peygamber ve Hulefâ-yi Râşidîn devri başta olmak üzere, çeşitli dönemlerdeki siyasî uygulamalar bu yazım geleneğinin ortaya çıkmasında belirleyici olmuştur.
Keza, eski İran, Hint, Yunan, Çin, Arap ve Türk gibi kadim kültürlere ait siyasi tecrübelerin ve öğüt kitaplarının da bu edebî türün gelişiminde etkisi olduğu bilinmektedir.
İslâmî literatürde “siyasetnâme” denilen edebî türün oluşumunda belirleyici olan asıl kaynaklar, Kur’ân-ı Kerîm ve hadislerde vurgulanan ve devlet yönetiminde uyulması gerekli ülü’l-emre itaat, adalet, ehliyet, doğruluk, liyakat, zulüm ve haksızlıktan kaçınma gibi temel ilkelerdir.
Hz. Peygamber ve Hulefâ-yi Râşidîn devri başta olmak üzere, çeşitli dönemlerdeki siyasî uygulamalar bu yazım geleneğinin ortaya çıkmasında belirleyici olmuştur.
Keza, eski İran, Hint, Yunan, Çin, Arap ve Türk gibi kadim kültürlere ait siyasi tecrübelerin ve öğüt kitaplarının da bu edebî türün gelişiminde etkisi olduğu bilinmektedir.